Bu sayfada yer alan analizlerin bazıları güncel vakalar olduğundan dolayı bazı haritalarda tarih ve saat bilgisi paylaşmayacağım. Fakat vakalar çözüldükçe analizlerde güncellemeler yapıp bütün detayları paylaşacağım...
MODERN BİR GANYMED HİKÂYESİ: EMMANUEL MACRON
Modern zamanların en tartışmalı aşk hikâyelerinden biri, gökyüzünün karanlık sırlarını ve mitlerin kadim arketiplerini yeniden gündeme taşıyor. Candace Owens’ın ortaya attığı iddialar, Emmanuel ve Brigitte Macron’un ilişkisini yalnızca bir siyasi hikâye olmaktan çıkarıp, bir modern Ganymed masalına dönüştürüyor. Peki, bu hikâyenin ardında hangi kozmik işaretler saklı?
Dünya şu sıralar Candace Owens’ın Macron çiftiyle ilgili hazırladığı Becoming Brigitte serisini ve Macronların Owens’a açtığı davayı konuşuyor. Owens’ın iddiasına göre Brigitte aslında erkekti. Hazırladığı video serisini izledim ve açıkça söylemeliyim ki Candace’ın elinde oldukça sağlam veriler var. Elbette burada oturup sunulan delilleri tek tek sıralamayacağım, lütfen YouTube’daki seriyi izleyin. Gerçekten şaşıracaksınız.
Benim amacım, her zamanki gibi, bu iddiaların kozmik izlerini aramak. Bu vakaya birkaç açıdan yaklaşabilirim. Öncelikle, Emmanuel Macron’un çocukken şu anki eşi Brigitte tarafından istismar edilmiş olması gerçeğine odaklanacağım. Macron çifti ilk seçildikleri dönemde ilişkilerinin Macron 17 yaşındayken başladığını söylemişti. Ancak daha sonra ortaya çıktı ki küçük Emmanuel aslında sadece 14 yaşındaydı. Üstelik öğretmeni olan 39 yaşındaki bir kadının (ya da erkek, artık her ne ise) kıskacına girmişti. Öyle ki Macron’un ailesi bu ilişkiden dolayı evlerini taşımak zorunda kaldı. Fakat Brigitte vazgeçmedi. Seçim kampanyası boyunca ise bu pedofili ilişki asrın aşkı gibi sunuldu. Oysa 39 yaşındaki bir öğretmen, çocuğun hayatındaki en güçlü otorite figürlerinden biridir ve öğretmen-öğrenci ilişkisinin bu aşamaya gelmesi düpedüz istismardır. Dolayısıyla Macron’un haritasına, çocukken istismara uğramış bir kurban gözüyle bakacağım.
Diğer açı ise Brigitte’in haritası ve sinastri analizleri. Ancak burada ciddi bir sorun var: First Lady’nin gerçek doğum tarihi nedir? Ana akım medyada verilen 13.04.1953 tarihini mi baz alacağız? Ya da Brigitte aslında Candace Owens’ın iddia ettiği gibi basına Brigitte’in büyük ağabeyi olarak tanıtılan ve hâlen nerede olduğu bilinmeyen Jean-Michel mi? Seride Candace Owens ve Fransız gazeteci Xavier Poussard, Brigitte’in aslında Jean-Michel olabileceğine dair oldukça ilginç tezler ortaya koyuyor. Bu durumda Jean-Michel’in doğum tarihi olan 11.02.1945’i mi dikkate almalıyız? Şuna değinmeden geçemeyeceğim: Eğer Brigitte gerçekten Jean-Michel ise bu da ilişkinin başladığı tarihte onun 46 yaşında olduğu anlamına gelir. Her hâlükârda ister kadın ister erkek olsun, 14 yaşındaki öğrencisine cinsel istek duyan biri pedofildir ve bu iğrençliğin topluma “büyük aşk” olarak lanse edilmesi, bu sapıklığın normalleştirilmesi kabul edilemez.
Dolayısıyla vakayı her açıdan inceleyeceğiz.
Öncelikle Macron’un natal haritasına bakalım. İlk olarak Macron’un Güneş-Ay arasındaki 135 derecelik açıya odaklanmak istiyorum. Bu açı genellikle kişinin benliğiyle içsel ihtiyaçları arasında bir sürtüşme yaratır. Kişi hem kendi yolunu çizmek ister hem de duygusal güvenlik arayışıyla sık sık yön değiştirir. Genel yorumlama eğilimi bu açıyı kare veya karşıt kadar sert görmez, ancak benim deneyimlerim bu açının en az onlar kadar güçlü hatta kriminal vakalarda çok etkin olduğunu gösterdi.
Ay’ı aynı zamanda Menkar sabit yıldızıyla kavuşumda. Menkar sabiti kurban enerjisi taşır.
Menkar, Balina Takımyıldızı’nın (Cetus) alfa yıldızıdır ve balinanın başını temsil eder. Antik mitolojide Cetus genellikle “dev deniz canavarı” olarak bilinir; kaosun ve yıkıcı güçlerin sembolüdür. Balina Cetus, Etiyopya prensesi Andromeda’yı yutmak için denizden çıkan yaratık olarak tasvir edilir. Andromeda, annesi Kraliçe Cassiopeia’nın kibirli sözleri yüzünden kurban edilmek üzere zincirlenmiştir. Perseus’un onu kurtarmasıyla bu hikâye, kurtuluş ve kurban motiflerinin birleşimini anlatır.
Menkar işte bu balinanın başını temsil eder ve kurban olma tehlikesini simgeler. Menkar’ın mitolojik teması, insanın kontrol edemediği kolektif güçler, felaketler ve kurban ritüelleri ile yakından ilişkilidir. Ay ile kavuştuğunda, “bir kadından gelen kötülük” potansiyeli ortaya çıkar. Kişi, hayatındaki anne, patron ya da öğretmen gibi otorite figürü kadınlarla güç savaşına girebilir.
Bu potansiyele Uranüs de karşıt açıyla katılıyor. Uranüs’ü ezber bozarak incelerseniz, birçok trans bireyin haritasında güçlü konumda olduğunu görürsünüz. Mitolojisinde “uzuv kesilmesi” vardır ve trans haritalarında gerçekten bu sembolik yansımayı görürüz. Şimdi, Macron’un haritasında bu kadın otorite figürünün trans olma ihtimali akla gelir mi? Astrolojik açıdan evet.
Macron’un Ay’ı oldukça gergin açılar altında. Merkür ile 135 derecelik açı, iletişim ve zihin üzerinde baskı yaratır. Bu baskı özellikle kadın figüründen gelir. Zihinsel manipülasyona maruz kalabilir. Henüz 14 yaşındayken bir kadının kıskacına girmek, beyninin yıkanması ve hayatı boyunca bu istismara “ilişki” adı altında boyun eğmesi, bu tür bir manipülasyonun sonucudur.
Ay’a aynı zamanda Mars da kare yapıyor. Bu, kadın figüründen gelen saldırı veya fiziksel agresyon şeklinde okunabilir. Daha birkaç hafta önce uçaktan inerken Brigitte tarafından suratına aldığı tokadı düşünürsek, bu tür saldırıların kapalı kapılar ardında daha sık yaşandığını tahmin etmek zor değil.
Jüpiter’in Ay’a yaptığı 45 derecelik açı da olumsuz anlamda büyütücü bir enerji verir ve Macron’u gerçek anlamda bir kadın kurbanına dönüştürür. Öte yandan, ifşaların da yine bir kadın tarafından gelmesi bu haritanın bütünlüğünü onaylıyor.
Uranüs’ün Rolü
Uranüs’e dönersek, Mars’a kare, Jüpiter’e 135, Merkür ve Güneş’e de 45 derecelik açı yaptığını görürüz. Uranüs’ü yalnızca bir gezegen olarak yorumlarsak ani öfke patlamaları (Mars), ani şans değişimleri, inişler ve çıkışlar (Jüpiter), zihin ve kimlik üzerinde şok edici darbeler, şok edici haberler, beklenmedik ifşalar (Güneş-Merkür) olarak değerlendirebiliriz. Ancak Uranüs mitini literal olarak ele alırsak, bu etkileri Macron’un hayatındaki Uranüsyen bir kişiden beklemek gerekir.
Şimdi biraz daha derine inelim. Macron’un hayatına baktığımızda, çocuk yaşta öğretmeniyle başlayan ilişkisinden sonra hem okulda hem de Rotschild Bankası’nda çalışanların inanamadığı bir şekilde yükseldiğini görüyoruz. Sınavlardan ya da diplomalardan muaf olarak basamakları hızla tırmanıp Fransa Cumhurbaşkanı olma yoluna nasıl girdiğini Candace Owens’ın videolarında ve Xavier Poussard’ın kitabında bulabilirsiniz. Geçmişi ve yükselişi o kadar karanlık ki, aile ilişkileri bile oldukça karmaşık ve tüm bu hikâyeleri burada özetlemem mümkün değil.
Peki, bu yükselişi neden vurguluyorum? Çünkü yükselişinin hikâyesi de haritasında açıkça görülüyor. Ancak önce mitini inceleyelim.
Ganymed Miti
Ganymed (Ganymede), Yunan mitolojisinde Troya kralı Tros’un veya Laomedon’un oğludur ve olağanüstü güzelliğiyle tanınır. Hikâyesi, hem tanrıların arzusu hem de ölümsüzlüğün bedeli üzerine kuruludur. Zeus, Ganymed’in güzelliğini görür görmez ona âşık olur. Kartal (bazı kaynaklarda bizzat Zeus’un kartal formuna bürünmesi), Ganymed’i kaçırarak Olympos’a götürür. Ganymed, tanrılara içki sunan resmî şarap sunucusu (oinochoos) olur. Zeus, Ganymed’e ölümsüzlük bahşeder ve onu Kova (Aquarius) takımyıldızı olarak göğe yerleştirir.
Bu hikâye, güçlü bir otoritenin (Zeus) genç ve masum bir ruhu elinden alması, yani bir nevi kurban edilme ve seçilmiş olma temasını taşır. Böylece Ganymed hem kurban hem de ilahî bir ödülün simgesi hâline gelir.
Ganymed, gençliğin ve masumiyetin çalınmasının sembolüdür. Astrolojik olarak güçlü bir figür (Zeus) tarafından “zorla seçilme” ya da kendi iradesi dışında bir role itilme arketipini temsil eder. Kova burcu bağlantısı ona özgürlük, toplumsal hizmet ve sıradışılık ekler.
Eşcinsel aşkın ve hatta pedofilinin sembolüdür. Antik Yunan’da Ganymed miti, erkekler arası aşkın (özellikle öğretici–öğrenci ilişkilerinin) tanrısal bir modelde meşrulaştırılması olarak da yorumlanır.
İçecek sunma sembolü ise manevî beslenme, kolektif hizmet ve başkalarının “yaşam suyunu” taşıma ya da başkasının susuzluğunu giderme anlamında okunabilir.
Sonunda göğe yükselip ölümsüzleşmesi ise bu seçilmişliğin sonunda ilahî bir statüye dönüştürülmesi, büyük bir mevkiye gelmesi olarak yorumlanabilir.
Şimdi bütün bu miti Macron’un hayatına uyguladığımızda, öğretmeni tarafından göz koyulan bir çocuğun sınavlardaki başarısızlıklarına rağmen okulda, iş dünyasında ve siyasette muhteşem bir yükseliş sergilemesinin kodlarını çözmüş oluyoruz. Çünkü Macron’un haritasında Ganymed asteroidi Satürn ile kavuşum yapıyor ve bu Ganymed, Macron’un Güneş, Merkür ve Venüs’üne trine açı veriyor. Bu trine, yaşadığı bu seçilmişliği kabullenerek kişisel otoritesini güçlendirdiğini gösteriyor. Tam bir Ganymed hikâyesi…
Fakat Pandora’nın kutusu açılıyor. Macron’un transitlerine bakınca, öncelikle yükselen burcu üzerinde konumlanan Pluto’nun, onun kimlik ve imajını dramatik bir şekilde dönüştürüp yenileyeceğini görüyoruz. Dahası, Pluto natal Karma ile de kavuşumda. Burada derin bir karmik temizlik potansiyeli yatıyor. Artık yüzleşme zamanı… Hayatı kökten değişecek ve bu değişime direnmemesi gerekir. Şu an karşımda olsaydı, ona “gerçekleri açıkla, kurtul” derdim. Ama onlar, açtıkları davayla irin tutan yarayı deşmeye karar verdiler. Gökyüzü transitleri ise oldukça keskin.
Macron’un haritasında Neptün–Pandora karesi bulunuyor. Bu da bize Neptün’ün sisleri ardında gizlenmiş sırları gösterir. Bu sırların açığa çıkması için küçük bir tetik yeterlidir. İşte bu tetiği transitten gelen Owens asteroidi sağlıyor. Transit Owens, Pandora–Neptün karesine vurduğunda bilinçaltı sırlar ve kolektif yalanlar sarsıcı bir şekilde gün yüzüne çıkar. Bu, hem bireysel hem de toplumsal anlamda “gerçeğin ortaya çıkma zamanı”dır. Üstelik transit Owens, Macron’un yükselen burcuna 45 derecelik açı yapıyor. Yani Macron’un imajına Pluto’nun yanında bir de Owens dokunuşu geldiğini söyleyebiliriz.
Transit etkiler bununla sınırlı değil. Transit Pandora’nın natal Satürn–Ganymed kavuşumu üzerinde ilerlemesi, kadersel bir hesaplaşma getiriyor. Ganymed miti burada “güç–gençlik–kurbanlık” temasını tekrar gündeme çıkarıyor. Pandora bu kavuşumu tetiklediğinde, geçmişte bastırılmış hikâyeler (özellikle öğretmen–öğrenci dinamiği ve yaş farkına dayalı tartışmalı olaylar) yüzeye çıkabilir. Satürn, toplumun gözünde büyük bir sınav ve hesaplaşma sembolü gibi çalışır. Satürn zaten kısıtlamalar, otorite, toplumsal imaj ve “hesap verme” temalarını yönetir. Pandora Satürn’ün üzerinde olduğunda, geçmişte bastırılmış sırlar, saklanmış hatalar veya otorite figürlerinin “kilitli kutuları” açılır. Bu bir tür “hesaplaşma”dır; Satürn’ün gölgesi görünür hâle gelir.
Bir diğer transit ise Macronların kesinlikle bir astrologla çalışmadığını düşündürüyor. Transit Jüpiter, natal Owens ile kavuşumda. Macron’un hayatında Owens sembolizmi sırların ifşası olarak çalışıyor. Jüpiter’in bu noktayı tetiklemesi, Macron’a hukuki yola başvurma eğilimi vermiş. Ancak bu aynı zamanda tüm iddiaların dünyaya yayılmasını da sağladı. Artık Uzak Doğu’dan Arap Yarımadası’na kadar her yerde Brigitte’in erkek olarak doğduğuna yönelik iddialar ana akım medya bültenlerinde yer buluyor. Jüpiter burada yalnızca skandalları görünür kılmakla kalmıyor, aynı zamanda bu hikâyeleri hukuki ve etik tartışmaların merkezine taşıyor. Bu transit, Owens etkisinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan bir kozmik megafon gibidir.
Çalkantılı Bir Dönem
Yani Macron, hayatının en çalkantılı dönemlerinden birini yaşıyor. Transit Uranüs’ün Macron’un IC noktasına gelişi, onun özel hayatında köklü bir deprem yaratıyor. Bu transit, geçmişte saklı kalan sırların açığa çıkmasını, aile ve özel yaşamında beklenmedik kırılmaları tetikliyor. Uranüs burada sarsıcı ama özgürleştirici bir güç olarak eski düzeni parçalayarak yeni bir gerçeklik inşa etmeye zorluyor. Aslında işin sırrı bu kadersel ve karmik döneme direnmemek ve etik kalabilmek.
Macron’un haritası, gökyüzünün sahnesinde oynanan kadim mitlerin bir yansıması gibi. Ganymed’in masumiyetinin çalınması, Pandora’nın kutusunun açılması, Pluto’nun karmik dönüşümü… Tüm bu semboller, onun hem bireysel hem de toplumsal bir yüzleşmeye doğru sürüklendiğini gösteriyor. Artık bu hikâye yalnızca Macron’un değil, “güç ve masumiyet” arasındaki çatışmayı anlamak isteyen herkesin hikâyesi. Gökyüzü adeta fısıldıyor: “Gerçekler, zamanı geldiğinde saklandıkları yerden çıkar.”
Ozzy’nin ölüm haberiyle birlikte elbette hemen doğum haritası açıldı. Rodden derecesi C olmasına rağmen doğum saati doğru kabul edilerek evler üzerinden ölüm analizleri yapıldı 😊 Hepinizin ellerine sağlık.
Ama bana kalırsa Ozzy’nin ölümünü astrolojik olarak analiz etmek pek anlamlı değil. Çünkü Ozzy bizim için zaten ölümsüz.
Henüz iki hafta önce gittiğim son konserde, Metallica “For Whom the Bell Tolls”u çalarken canlı yayın açmıştım. Ne yazık ki sinyal yeterince güçlü değildi ve konserin devamını paylaşamadım. Sonra zaten telefonu cebime koyup Ozzy’nin son sahnesinin her anını doya doya yaşadım. “Mama, I’m Coming Home” çalarken 40 bin kişiyle birlikte gözyaşları içinde Ozzy’ye eşlik ettik. Bu yüzden onun ölümünü analiz etmek, açıkçası içimden gelmiyor.
Ama Ozzy vesilesiyle astroloji dünyasındaki bir eğilimi sorgulamak istiyorum. Çoğunuz, bolca övgü alan Aleister Crowley’i tanıyorsunuzdur.
Peki kaçınız Ozzy’nin “Mr. Crowley” adında bir şarkısı olduğunu biliyor?
Ozzy, bu şarkıyı 1980’de çıkan Blizzard of Ozz albümünde seslendirdi. Crowley ismiyle, Led Zeppelin’in solisti Robert Plant’ın verdiği bir kitap sayesinde tanışmıştı. O dönem Crowley’nin kurduğu Thelema adlı okült tarikata özellikle sanat camiasında büyük bir ilgi vardı. Rock müziğin asi çocukları, bu satanik ve okültist adamı yüceltiyor, onun yolundan gitmeye çalışıyorlardı.
Ozzy için Crowley’nin karanlık ve gizemli doğası başta ilgi çekiciydi. Sonuçta kendisi de “Karanlıklar Prensi”ydi. Ama kitabı okuduktan sonra şöyle dedi:
“Onun hakkında bir kitap okudum ve oldukça ilginç bir karakter olduğunu düşündüm. Bence aslında tam bir çatlaktı. İnsanların sandığı gibi bir şeytanperest değildi, sadece tuhaf şeylerle ilgileniyordu.”
Seslendirdiği şarkıda ise Crowley’i açıkça eleştiriyordu.
“You fooled all the people with magic...”
diyerek, Crowley’nin büyüyle insanları kandırdığını söylüyordu.
Yani dönemin neredeyse modaya dönüşen “Crowley hayranlığı” tuzağına Ozzy düşmemişti.
İşte burada devreye astrolojik göstergeler giriyor ve bana göre işin en ilginç kısmı da bu.
Ozzy’nin haritasında 28794 Crowley asteroidi, Başak burcunda Satürn’le kavuşumda. Bu yerleşim, Crowley’e karşı ciddi bir sorgulama ve şüphe duygusu yaratıyor. Ayrıca Crowley asteroidi deklinasyonda sıfır derecede, yani etkisi oldukça yoğun. Ama tüm bu vurgulara rağmen Ozzy’nin “aklına yatmayan” bir şeyler var. İkna olmuyor.
Neden mi? Çünkü Crowley asteroidi aynı zamanda Ozzy’nin Güneş ve Merkür’üne kare yapıyor.
Yani Crowley’nin düşünce sistemi, Ozzy’nin kimliğiyle ve zihinsel yaklaşımıyla çelişiyor. Onun fikirleri, Ozzy’nin felsefesiyle örtüşmüyor. Bu yüzden onu ilginç bir figür olarak görse de hiçbir zaman müridi olmadı.
Bu nedenle Ozzy’yi vesile ederek Crowley’e duyulan körü körüne hayranlığı yeniden gözden geçirmenizi tavsiye ederim. Eleştirel düşünce, astrolojide de kıymetlidir.
Huzur içinde uyu Ozzy... Her zaman çok sevileceksin. 🖤
Küçük kızın cesedinin tıpkı haritada Satürn'ün işaret ettiği gibi kaybolduğu yerden 7 km uzaklıkta bulunmasının ardından haritada başka ne tür olasılıklar olabileceğini düşünmeye başladım.
Olasılıkları düşünürken kızın abisinin ''Biz hayvanlara bakmaya giderken arkamızdan gelmek istedi.'' dediği ifade aklıma geldi. Mars-Merkür kavuşumunu da düşününce, acaba bir kaza olmuş olabilir mi diye düşündüm. Kontrol etmem gereken ilk asteroid Phaeteon olabilirdi. Nitekim Phaeteon asretoidi henüz hazır olmadığı halde sorumluluk alarak korkunç sonuçlarla karşılaşıp kontrolü elden kaçırmayı, kazaları temsil eder. Olay haritasında bu asteroidin ASC üzerinde olması ve yaptığı tek açının kız çocuklarını da temsil eden Venüs'e 150 derece olması bana acaba kızı kazayla ezip olayın üstünü mü örtmeye çalıştılar diye düşündürdü. Abi aracı ehliyetsiz kullandıysa, kıza istemeden çarptıysa belki de örtbas ediyorlar diye düşündüm ve bir diğer asteroid Lie yani yalan asteroidini kontrol ettim. Phaeteon asteroidi ile Lie asteroidi tam partil karşıt açı yapıyordu. Phaeteon ASC, Lie DSC ile kavuşumda. Yani sanki 'kaza' mağdurun karşısına çıkmış ve şüpheli de 'yalan söylüyor' gibi...
Abi ve baba sorgulanmalı...
Ceres ve Proserpina hikayesi meşhurdur. Yeraltı tanrısı Hades yani Pluto Proserpina'yı kaçırır ve Ceres'in Pluto ile savaşı başlar. Ceres kızından ayrı kaldığı sürece kıtlık yaratır ve Pluto Ceres ile anlaşma yapmak zorunda kalır. Böylelikle Ceres kızı Proserpina'ya kavuştukça ilkbahar ve yaz, ayrıldıkça sonbahar ve kış olur.
Detayını vermeyeceğim kayıp vakasında 18:36'da jandarmanın arandığını duyunca merak ettim ve haritasını açtım. Adım adım gidelim, Proserpina'yı bulalım...
Olay haritalarında 1. ev kurbanın olay anında karşısına çıkan şeyleri gösterir. ASC yöneticisi de kurbanı temsil eden gezegendir. ASC İkizler olduğundan dolayı kayıp kızı temsil eden gezegen Merkür. 7 derece Akrep'te ve Mars'la tam partil kavuşumda. Yani kız Pluto'nun eline çoktan düşmüş görünüyor. Sekizinci ev deneyimleri düşünülürse, kızın hayatta olduğunu söylemek çok zor. Tam karşısında, 7 derece Boğa'da şiddet, zulüm, gaddarlık demek olan Hamal sabit yıldızı var. Hemen yanında da Uranüs. Yine 7. derecedeki Satürn-Ay kavuşumuna kare yapmışlar, t-kare oluşturmuşlar. Kayıp haritalarında Satürn bedenin olduğu yeri de işaret eder. Satürn'ün Kova'da olması tepelik yerler, engebeli arazi, madenler gibi yerlere işaret edebilir.
Yedinci evi Yay kesmiş yani şüphelinin gezegeni Jüpiter... İri yapılı biri, obez biri, düzgün vücutlu biri, kahverengi saçlı, çaklır gözlü biri Jüpiter'in tarif ettiği vücut tipleri arasında yer alır.
Şimdi gelelim esas hikayenin döndüğü ASC yani yükselen noktasına. ASC kayıp kişiyi temsil eder demiştim ya... ASC'de Ceres ve Prosepina asteroidleri birbirlerine yakin. Eee anne ve kızı neredeyse yan yana, ne var bunda derseniz deklinasyona bakın derim. Çünkü deklinasyonlarda Pluto ASC noktasına kontraparalel. Ve dediğim gibi, kızın göstergesi de zaten Pluto'nun alanında yani Akrep'te.
Hikayenin bu versiyonunda Ceres kızına kavuşur mu? Zor... Satürn dokuzuncu evde olunca bedeni ne kadar uzakta bulunur, muamma... Neticede yine masum bir can büyük bir ihtimalle bir sapıklığa kurban edilmiş. Yanılmam dileğiyle...
Sokakta yürüyorsunuz... Manyağın birinin canı sıkılmış, eline aldığı kılıçla kanını dökecek kadın arıyor. Ava çıkmış... Piyango kime çıkarsa artık...Derken, piyango Başak Cengiz'e çıkıyor. Peki tam da o esnada gökyüzünde neler oluyormuş?
Haberlerde yaklaşık 19 sularında dediği için harita açmamıştım çünkü bu tür durumlarda tam dakikayı bilmek çok önemlidir. Az önce olay anının güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerini gördüm. Kameralardaki saat 18:25'i gösteriyordu.
İşte olay anı...
Olay haritasındaki ASC konumundan dolayı Başak Cengiz'i Merkür temsil ediyor. Katili temsil eden gezegen de Jüpiter.
Olay anında, 'şok' demek olan beklenmedik anların gezegeni Uranüs Başak Cengiz'i temsil eden Merküre karşıt açı yapıyor. Üstelik hemen yanında da Mental Asteroidi var. Yani dizilim diyor ki, akli dengesi yerinde olmadan, aniden alınmış karar kızın gezegeni Merkür'e karşıt açı yapmış. Üstelik Merkür'ün yanında bir diğer kötücül Mars da yer alıyor. Mars Kriminal Astrolojide bıçakla yaralanmaları temsil eder. Cümleyi güncelleyelim: Mental-Uranüs kavuşumu Mars ile kavuşumdaki Merkür'e karşıt açı yapıyor. Yetmez gibi, akli dengesi yerinde olmayan bu enerjiye bir de Nessus yani ihanet, kötülük, taciz, demek olan Nessus tam partil altmışlık destek veriyor. Vah gidene...
Katil ifadesinde demiş ki, ''Öfkeliydim... Daha kolay olması için bir kadının geçmesini bekledim.'' Anger (Öfke) asteroidi Venüs'le (genç kız) haritanın ölüm evi sekizinci evde kavuşum yapmış!
Katili temsil eden Jüpiter'in Güneş karesinden başka önemli açısı yok gibi görünüyor. Peki ya deklinasyonlar ne diyor? Deklinasyonlara bakınca Jüpiter'in 14.49S olduğunu görüyoruz. 13.24S konumundaki Mars'la paralel ve 15.12N konumdaki Uranüs'le kontraparalel.
Deklinasyon çizelgesindeki bir diğer dikkat çekici bağlantı da Prey (AV) asteroidi ile Neptün arasında yer alıyor. Neptün kurban olma durumlarını temsil eder. Akli dengesi yerinde olmayan bir adamın kime çıkarsa diye çıktığı AV'da kurban olma enerjisi de anın haritasında mevcut.
Daha detaylar olmasına rağmen ilk gönderiden sıkmamak için kısa keseceğim. Neticede yine yukarıda ne olduysa aşağıda da o olmuş. Aklını yitirmiş bir enerji gelmiş bu masum kızı bulmuş. Peki neden bula bula Onu bulmuş? Ölüler diyarının Çakal Başlı Tanrısı Anubis asteroidi olay anında ''Başak'' burcundaymış...